Pozitiflik, İlişkiler, Bağlılık, Kültür
İş Dünyasında Mutluluğun Gücü: Miele’nin Kültürel Dönüşümü ve Çalışan Odaklı Yaklaşımı
Miele Türkiye Managing Director’ı Sergey Kim, iş dünyasında mutluluğun rolü üzerine etkileyici bir konuşma gerçekleştirdi. Henüz Türkçeyi tam olarak konuşamasa da, bu dili öğrenmek için çaba gösterdiğini belirterek samimi bir giriş yaptı. Türkiye’de dört yıldır görev yapan Kim, aynı zamanda Kazakistan ve Orta Asya operasyonlarını da yönetiyor. Daha önce Rusya, Kazakistan ve Ukrayna'dan sorumlu olan Kim, yaşanan siyasi gelişmelerin ardından sorumluluk alanlarının değiştiğini belirtti.
Konuşmasına nasıl yön vereceğini önceden belirlemek yerine, salondaki atmosferi hissetmek istediğini söyleyen Kim, burada büyük bir enerji ve bilinçle karşılaştığını dile getirdi. "Mutluluğun iş dünyasındaki öneminin farkında olan, çalışanlarının refahını gerçekten önemseyen yöneticilerle bir aradayım" diyerek, iş yerlerinde mutluluk konusuna verilen önemin altını çizdi.
Mutluluk Bir İş Stratejisi mi?
Kim’e göre iş dünyası temelde mutluluk üretme üzerine kurulu. Çalışanlar mutlu olmazsa, müşterilere değer sunmak ve onların hayatlarını iyileştirmek mümkün olmuyor. "İş dünyasının amacı para kazanmak gibi görünebilir ama asıl mesele, müşterilerimize ürün ve hizmet sunarak onları daha mutlu etmek," diyor.
Miele’nin stratejisi de tam olarak bu noktada şekilleniyor: En kaliteli ürünleri ve en iyi müşteri deneyimini sunarak tüketicilere değer yaratmak. Çünkü bir müşteri, Miele ürünlerini kullanırken kendisini daha iyi hissetmeli, yaptığı yemekleri gururla sunabilmeli, yani sadece bir cihaz satın almakla kalmamalı, bir yaşam tarzına sahip olmalı.
Maaş Mutluluk Getirir mi?
Çoğu insan için mutlu olmanın temelinde maaşın yattığı düşünülse de Sergey Kim, bunun yeterli olmadığını düşünüyor. "Piyasaya göre çok yüksek maaşlar ödediğimiz yerlerde bile mutsuz insanlarla karşılaştım," diyor ve ekliyor: "Mutluluk, sadece maddi kazançtan ibaret değil. Çalışanların gerçekten bir anlam bulması gerekiyor."
Bu yüzden Miele, çalışanlarının yaptığı işin anlamını kavramasına büyük önem veriyor. Şirketin vizyonunu ve amacını belirlerken çalışanları da sürece dahil ettiklerini belirten Kim, bu sayede işin sadece bir görev olmaktan çıkıp bir misyon haline geldiğini söylüyor.
Çalışanları Güçlendirmek: Liderlik Anlayışında Değişim
Çalışanların mutlu olması için sadece iyi bir maaş ve anlamlı bir iş yeterli değil. Aynı zamanda onların karar alma süreçlerine katılımı sağlanmalı ve işlerini sahiplenmelerine fırsat verilmelidir.
Kim, geleneksel otoriter yönetim anlayışını reddeden bir liderlik modeli benimsediklerini belirtiyor: "Çalışanlarımızı emir komuta zinciriyle yönetmek yerine, onların kendi kararlarını alabilmelerini sağlıyoruz. Biz liderler, emir veren değil, onların büyümesine ve gelişmesine yardımcı olan kişiler olmalıyız."
Bunun için Miele, iş süreçlerinde hiyerarşiyi minimuma indirerek çalışanların özgürce fikirlerini paylaşabileceği bir ortam yaratıyor. "Bizde unvanlar önemli değil, önemli olan birlikte çalışabilmek," diyerek şirket içinde samimi ve şeffaf bir kültür oluşturduklarını vurguluyor.
Hata mı? Hayır, Bir Öğrenme Fırsatı!
Miele’de başarısızlık bir korku unsuru olarak değil, bir öğrenme fırsatı olarak görülüyor. Kim, "Biz hata kavramını ortadan kaldırdık. Bir şey yolunda gitmediğinde ‘bu bir hata’ demiyoruz, ‘bunu nasıl daha iyi yapabiliriz?’ diye soruyoruz" diyerek yenilikçi ve öğrenmeye açık bir kültür inşa ettiklerini belirtiyor.
Bunun yanı sıra, çalışanların iyileştirme süreçlerine aktif katılım göstermesi teşvik ediliyor. Bir konu hakkında gelişim gerektiğinde, birkaç kişilik küçük ve çevik ekipler oluşturuluyor. Bu ekipler bağımsız olarak hareket edip hızlı kararlar alabiliyor. Sonunda başarılı bir sonuç çıkarsa kutlanıyor, eğer beklenen sonuç alınmazsa bu bir başarısızlık olarak değil, değerli bir öğrenme deneyimi olarak kabul ediliyor.
İş Yerinde Eğlence Kültürü
Sergey Kim’in en çok önem verdiği konulardan biri de iş yerinde eğlenceli bir ortam yaratmak. "Eğer iş dünyası eğlenceli değilse, sürekli stres ve baskı yaratıyorsa, o işin anlamı yoktur," diyor.
Miele, çalışma ortamını daha eğlenceli hale getirmek için farklı projeler hayata geçiriyor. Liderlerin mutlu olması gerektiğine inanan Kim, "Eğer liderler mutsuzsa, çalışanları da mutlu edemez. Bu yüzden önce biz liderler olarak mutluluğu içselleştirmeliyiz," diyor.
Son olarak, iş dünyasında mutluluğun bir döngü halinde ilerlediğini söylüyor:
Mutlu liderler, çalışanları mutlu eder.
Mutlu çalışanlar, müşterileri mutlu eder.
Mutlu müşteriler, şirketin başarısını artırır.
Başarılı şirketler, hissedarlarını mutlu eder.
Mutlu hissedarlar, daha fazla yatırım yapar ve şirket büyümeye devam eder.
Son olarak Sergey Kim, "Mutluluğun yayılmasını sağlamak bizim elimizde. Daha iyi bir iş dünyası ve daha mutlu bir toplum yaratmak için hepimiz bu döngünün bir parçası olmalıyız," diyerek konuşmasını tamamlıyor.
Siz de çalışanlarınıza mutlu bir iş deneyimi yaşatabiliyor musunuz?
Hemen başvurunuzu yapın! İnsan odaklı kurum kültürünüzü sergileme, olumlu bir çalışma ortamına katkı sağlayan uygulamalarınızı paylaşma, çalışanlarınızın çabalarını takdir etme ve başarılarınızı kutlama fırsatını kaçırmayın!



